Bundan çok uzun zaman önce Dünya’nın çevresini ölçmek isteyen bir adam varmış, Erastosthenes. Mısır’da kütüphaneci olarak çalışan bu meraklı adamın Dünya’nın çevresini nasıl ölçtüğünü merak etmemek mümkün değil.
Eratosthenes Dünya’nın büyüklüğünü ölçmek için gölgelerden yardım almış.Eratosthenes, Assuan’ da yaz günü öğlen saatlerinde Güneş’in tam tepede olduğunu biliyordu. Güneş’in tam tepede olduğunu bilmesinin sebebi insanlar su kuyularından aşağıya baktıklarında güneş ışınlarının kuyudaki sudan dışarıya yansımasıydı.
Dikkatli bir gözlemci olan Eratosthenes ,kendi yaşadığı İskenderiye’de gölgenin aynı şekilde yansımadığını fark etti.Bunun üzerine güneş ışınları üzerinde çalışmaya karar verdi, basit deneylerle ışığın gölgesini ölçtü. Yere bir çubuk koyarak, Güneş ışınlarının gölgesini hesapladı ve gölgenin 72 derecelik açı oluşturduğunu buldu.
Bütün bu gölge ölçümlerinin sonucunda İşkenderiye ve Assuan’ın birbirinden 72 derece uzakta olduğunu fark etti. Assuan ve İskenderiye arasında 72 derecelik uzaklığı buldu ama bu Dünya’yı ölçmek için yeterli değildi.
Eratosthenes’in yardıma ihtiyacı vardı. İki şehir arasında sürekli yolculuk yapan tüccarlarla konuştu. Her tüccar kendi tahminini yaptı ve iki şehrin arasındaki uzaklığı belirtti. Sadece bu tahminlerden yola çıkarak bu tahminin dünyanın 1/50’si olduğunu hesapladı.
İki şehrin arasının Dünya’nın çevresinin 1/50’si olduğunu tahmin ettikten sonra bu uzaklığı 50 ile çarparak Dünya’nın çevresini buldu. O zamanlarda sadece bir çubuk ve tüccarlardan alınan tahminlere göre yapılan bir ölçmeye göre sonuş aslında hiç de fena değil diyebiliriz.
Yerkürenin çevresini ilk olarak kesin bir biçimde hesaplayan Eratosthenes’tir. Bu amaçla, Assuan ve İskenderiye arasındaki meridyen yayının derece hesabıyla uzunluğunu buldu. Meridyen yayının uzunluğunu ve ondan yararlanarak Dünya’nın çevre uzunluğunu Ekvator’u hesaplamış, çalışmalarını Geopraphika adlı eserinde toplamıştır. Dünya üzerindeki yerleşik alanların sınırlarını, hazırladığı bir haritada da gösteren matematik coğrafyacıdır.
Eratosthenes’in azımsanamayacak bir başarısı da o zaman bilinen dünyanın haritasını çıkarması. Harita İngiliz adaları dahil Avrupa, Afrika ve Asya anakaralarını kapsıyordu. Küresel bir yüzeyi düz kağıt üstünde göstermek kolay bir iş değildi. Tıpkı bir portakal kabuğunu masa üzerine dümdüz yerleştirmek gibi. Eratosthenes enlem paralelleriyle boylam meridyenlerini kullanarak oldukça duyarlı ve güvenilir bir projeksiyonla güçlüğün üstesinden gelmişti. Yaptığı harita yüzyıllarca denizcilikte ve başka alanlarda kullanıldı.