‘ Z’ harfini hafızalara kazıyan ZORRO, İspanyolcada tilki anlamına gelir. Zorro bir kahraman olarak öyledir, hem cesur hem de tilki kadar kurnazdır.
Zorro efsanesini çoğunluk Antono Banderas’la tanısa da, Zorro yalnız onla doğmadı. Zorro’nun kahramanlıklarla dolu, beyazperde macerası, sinemanın sessiz dönemi 1920’li yıllara kadar uzanan ve aralarında Türkiye’nin de bulunduğu pek çok ülke sinemasına uzanır.
Her zaman zayıfın ve mağdurun yanında, haksızlığa ve zulme karşı savaşan; İspanya’nın acımasızlığına karşı keskn
kılıcıyla adalet arayan bu Mekskalı, gerçek bir halk kahramanı görüntüsünü her zaman korumuştur. İzleyenleri hem
hem güldürüp hem de eğlendirmiştr.
Zorro adam öldürmez… Yendiği düşmanlarını öldürmek yerne, onları etkisiz hale getirir ya da gülünç duruma düşürür. İşi bittiğinde de,kılıcın bıraktığı “Z” harf, değişmeyen imzasıdır.
Hatta kült hale gelmştr…
1930’lu yıllarla birlikte bir çok kahraman Zorro’nun etkileyiciliği altında ezilir…..
Geride bırakılan işaretler, havalı, kimliğini gizleyen kostum ve aksesuarladır ve tabi bir de ZORRO felsefesi . Halka yardım eden gizemli bir yabancı……
Biz de ZORRO’nın bıraktığı izden ZERO’ya geçeceğiz. Her zaman bizi şaşkınlık ve merak içerisinde bırakan sıfıra. Hiç beklenmedik anlarda karşımıza çıkan sıfıra. O da aslında matematik açısından bir kahramandır.